Turco | Inglés | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | hızlı tren | high-speed train n. | ||
Take a high-speed train for a long trip. Uzun bir yolculuk için hızlı trene binin. More Sentences |
||||
General | hızlı tren | flier n. | ||
General | hızlı tren | express train n. | ||
Technical | ||||
Technical | hızlı tren | bullet train n. | ||
Railway | ||||
Railway | hızlı tren | highball n. |
Turco | Inglés | |||
---|---|---|---|---|
Railway | ||||
Railway | yüksek hızlı tren | high-speed train n. | ||
The development of high-speed trains has to be welcomed; it should not be stopped. Yüksek hızlı trenlerin gelişimi memnuniyetle karşılanmalıdır; durdurulmamalıdır. More Sentences |
||||
General | ||||
General | hızlı tren hattı | high-speed rail line n. | ||
General | japon hızlı tren sistemi | shinkansen n. | ||
Technical | ||||
Technical | hızlı tren yolu | fast track n. | ||
Railway | ||||
Railway | gaz türbini motoruyla çalışan yüksek hızlı tren | turbotrain n. | ||
Railway | abd'de eski bir yüksek hızlı tren markası | turbotrain® n. | ||
Railway | londra ile manş tüneli arasında sefer yapan yüksek hızlı tren hattı | hs1 [uk] n. | ||
Railway | italyan menşeli yüksek hızlı tren | pendolino n. | ||
Railway | süper hızlı tren | superexpress n. |